Evden Çalışırken Ruhunuzu Nasıl Mutlu ve Sağlıklı Tutmanın Yolları
10.06.2021
Tükenmişlik sendromu, pek çok çalışanın başına gelen gerçek bir sorundur. Çok sayıda insanın evden çalışmasının gerekmesiyle bu sorun daha da beter hâle geldi. Ipsos Mori’nin yaptığı araştırma ise Birleşik Krallık’ta insanların %60’ının her gün pozitif kalmayı gittikçe daha zor bulduğunu ortaya koydu. Psikologlar, evden çalışmanın bireyler üzerindeki etkilerini ele alırken literatüre “pandemik tükenmişlik” terimini kazanırdı.
Bir ofisten, evden çalışmaya geçiş zorludur ve baskı oluşturur. İş-sosyal hayat dengenizde olumlu etkisi olabileceği inkâr edilemese de sağlıklı bir beden ve sağlıklı bir ruhu destekleyen bir rutin oluşturmak zor olabilir. Aşağıdaki yazımızda, evden çalışırken kendi refahınızı nasıl önceliğiniz hâline getireceğinizi ele alacağız.
Esnek çalışma saatleri isteyin
Düzenli iş yerinize gittiğinizde, programınız belirlidir. Köpek gezdirme. Kahvaltı. Çocukları okula bırakma. Spor salonu. Rutininiz her neyse, sizin için en uygun olan hâliyledir. Evden çalışmak norm hâline geldiğinde ise rutininizi uydurmak son derece zor olabilir; hele ki okuldan dönen çocuklarınız veya konsantrasyonunuzu dağıtan aile üyeleriniz varsa.
İşverenler bu konuda anlayışlı olmalıdır; muhtemelen kendi evlerinde de aynılarını tecrübe ediyorlardır. Çalışma saatleriniz hakkında konuşmak için yöneticinizle bir toplantı ayarlamak, seçeneklerinizi öğrenmenin harika bir yoludur. Size uygun olan planı öne dile getirmekten çekinmeyin. Eğer şansınızı çok zorlamazsanız, işvereninizin onay vermesi olasıdır. Ne de olsa onlar da verimli ve mutlu personeller isterler.
Evden çalışma bitkinliğiyle savaşın
Evden çalışırken daha da yorgun hissettiğiniz oldu mu? Pandemi nedeniyle bu yeni çalışma yöntemine geçmek durumunda kalan birçok insan, yolda vakit kaybetmeme ve dilerlerse pijamayla çalışma özgürlüğüne sahip olmalarına rağmen kendilerini aşırı yorgun hissettiler.
Onlar gibi belki siz de güzel bir uyku çekmiş ve evinizin rahatlığı içinde çalışıyor olmanıza rağmen neden günün başından sonuna bu kadar yoğun hissettiğinizi merak ediyorsunuzdur. Meğer bu yorgunluğun mantıklı bir sebebi varmış.
Eğer siz de pek çok diğeri gibi çalışmak üzere eve gönderilmişseniz, seçeneğinizin olmaması korkutucu ve kafa karıştırıcı olabilir. Yeni normale alışmanız zaman alabilir ve yeni bir iş akışı oluşturmak için daha fazla enerji harcayabilirsiniz. Yeni bir rutine alıştıktan sonra, umarız alışırsınız, her zamanki canlı hâlinize döneceksiniz.
Yorgunluğunuzun bir diğer nedeni de bilinçli düşüncedeki artış olabilir. Evde çalışmadan önceki zamanlarda, elinizdeki işten toplantıya, öğle yemeğine ve sonra fazla düşünmeden tekrar elinizdeki işe dönebilirdiniz. Şimdi ise her şeyin planlanması ve uzaktan ortak planlar yapmanız gerekiyor ve bu teknoloji ile anlaşamadığınızda her zaman o kadar da kolay olmuyor. Oto pilot modundan gününüzü planlayıp, plana sadık kalmanız bir zamana geçtiniz ve bu da kendinizi bitkin hissetmenize neden oluyor.
Son olarak, evde yorgunluğun en büyük sebeplerinden birisi, sadece iş arkadaşlarınızı özlüyor olmanız. İnsan iletişimi ruh sağlığımız için son derece önemli ve şüphesiz siz ve iş arkadaşlarınız ofiste kahvenin hazır olmasını beklerken doyasıya kahkaha atmayı ya da çene çalmayı bekliyorsunuz. Bu toplantılar ne kadar kısa olsa da gününüze bir çeşni katıyor ve beyninizi aktif, endorfin seviyelerinizi yüksek tutuyor. Ancak iş arkadaşlarımızla sanal ortamda iletişim kurmak, iş yerinde birebir bağ gibi olmuyor.
Beslenme, çalışırken zihninizin sağlıklı olmasını destekler.
Yediğiniz şeyden ibaretsiniz deyişi doğru mu? Kesinlikle evde çalışırken pizza, donutlar ve sonsuza kadar kafeinli içeceklerden oluşan diyet ruhen ve bedenen en iyi hâlinizde hissetmenizi sağlamayacaktır. Evde çalışırken diyetinizi iyileştirmeniz:
- Modunuzu iyileştirmeye
- Daha çok enerji vermeye
- Daha berrak düşünmenize yardımcı olacaktır.
Düzenli yemek yemek bedeniniz için önemlidir. Bunu atlamak ise şekerinizin düşmesine neden olabileceği gibi bu, beyninizin puslanmasına, huzursuzluğa ve düşük bir moda neden olacaktır. Bunların hiçbiri sizi iyi bir iş gününe taşımaz. Makarna, pirinç, yulaf, tahıl, kuruyemiş ve çekirdek gibi yavaş salınımlı gıdaları diyetinize eklemeniz, gün boyu enerji almanıza yardımcı olur. Tatlılar, şekerli içecekler, bisküviler ve çikolata gibi kaçamaklardan uzak durun. Bunlar kan şekerinizin aniden çıkmasına ve düşmesine neden olurken, şekerin aniden düşmesine ve daha az konsantre olmanıza yol açar.
Günde beş kez yemek yememiz gerektiği bir sır değil. Meyveler ve sebzeler, fiziksel ve ruhsal olarak sağlıklı kalmamız için gereken mikro besinlere sahiptir. Taze, donmuş, konserve, sıkılmış ve kuru meyveler ve sebzelerin tümü günlük kotanız içinde sayılır.
Benzer bir şekilde protein de beyninizin etrafını sararak, düşünce ve duygularınızı düzenlemenizi sağlayan amino asitler içerir. Yağsız et, balık, yumurta, peynir, bakliyat ve soya ürünleri protein yönünden zengin olmakla birlikte daha uzun süre tok kalmanızı sağlar. Bu da hamur işlerini daha az aramanız ve şekerinizi daha az yükseltmeniz anlamına gelir!
İşverenlerin bakım yükümlülüğü
Ofiste olmasanız bile işvereninizin size ve iş arkadaşlarınıza karşı refahınız konusunda yükümlülüğü aynıdır. İşverenlerin açık iletişimi teşvik etmesi ve çalışanların güvenlik ve korunmasının farkında olması gerekir.
Evden çalışmak yalnız hissettirebilir; hele ki yalnız yaşıyorsanız. İşverenlerin, stres ve ruh sağlığı sorunlarına karşı daha yüksek risk altında olan yalnız çalışanlarla sıkı bir iletişimi olmalıdır. Yalnız yaşıyorsanız bunu üstlerinize ve iş arkadaşlarınıza bildirin, böylece mevcut durumunuz hakkında daha itinalı olacaklardır. Ayrıca, yalnız yaşayan iş arkadaşlarınız varsa, onlarla da iletişim hâlinde olmanız faydalı olabilir.
Yöneticiler ve iş arkadaşlarıyla çevrili olmadan, zor durumlarda gereken desteği almak zor görünebilir. Ekibinize karşı olabildiğince açık olun, onlar da size rehberlik edebilsin. Unutmayın ki daima doktorunuzdan, ailenizden ve ayrıca arkadaşlarınızdan yardım isteyebilirsiniz.
Evden çalışırken sağlığınızı korumak
Zamanınızın çoğunu çalışmaya harcarken, kendinize de bakmanız gerekir. Bunu yapmanın en harika yollarından biri bir hava temizleyiciye yatırım yapmaktır. Ortalama bir insanın dakikada 16 soluk alıp verdiği düşünüldüğünde, evden çalışırken kusursuz ortamı yaratmak önemlidir. Hava temizleyiciler, ev ofisiniz dâhil herhangi bir odadan tüm evinize yayılacak şekilde kullanılabilir. Havadan gelen alerji ve astım tetikleyicilerinin yanı sıra grip virüsünü azaltırlar. Bu da size temiz bir hava ve rahat soluk alıp verme imkânı sunar.
Kendinize bakmak ve sevdiğiniz şeylerin keyfine varmak, mutluluğu artırır. Kendinizi hem işte hem iş dışında bir öncelik hâline getirmeniz, evden de mutlu, sağlıklı ve etkin bir şekilde çalışabilmeniz üzerinde uzun soluklu bir etkiye sahip olacaktır.